izigame.me

Dünyanın bütün kunduzları, birleşin!
kerestelerinizden başka kaybedecek neyiniz var?

Hani o yasaklı sitelerden birinde dolanırken bir oyunun kapak fotoğrafı dikkatini çeker ve yüklerdiniz ya... Arkadaşın kaçak CD ile verdiği BFME2, Red Alert 3 gibi, eve gidip yükledikten sonra ilk binayı kurmanız ile; şunları bunları kurcalasam acep neler oluyor diye merakınıza yenik düşüp müptelası olduğunuz o dönemden bahsediyorum. Bu oyun bende spesifik olarak böyle bir etki bıraktı.

Herhangi bir incelemede farklı bir oyunun adını anmayı pek sevmem ancak ihya ve ikmal denetimine dayalı şehirleşme oyunu arıyorsanız, akranlarının arasından (ki cities skylands biraz eskidi, Norland ise tür olarak farklıydı) bunu almaya karar kıldım ve sizlere de tavsiye ederim.

Unit management, micro playthrough yok baştan söyleyeyim.
Türün sevdalısı olmayanlarınız için, fantezi ögeleriyle süslenmiş, keza keresteci kunduz abilerimiz, avcı toplayıcı kertenkele babalarımız ve köylü insancıklarımızın, kraliçemizin bekası ve istikbali için çalıştığı "idari" bir oyun. Başta tek bir şehir üzerinden uzun bir camping yürüteceğimi sansam da, macro olarak büyük bir haritada imparatorluk tasarlarken valisi olarak atandığınız ufak köylerin konuşlandırılması ile ilgileniyorsunuz, bu kadar. Öğreticiler sıkıcı olmaktan çok tadında ve oyunun içinde tutmayı başaran cinsten, Türkçe yama seçeneğimiz de varmış, yadırgamadım, fena değil.
Satın alırken bu kadarını beklemiyordum ancak tasarım ve mantık olarak olağanüstü bir iş sergilenmiş bilmiyorum beni alıp götürmeyi başardı. Keyif verici bir deneyim.

Hafif Warcraft 3 grafiklerini hatırlatan, gerçek zamanlı strateji gibi gözüken, fakat aslında kaynak yönetme oyunu olan, üstünde de bolca roguelike sosu olan bir oyundan bahsediyoruz sayın seyirciler.
Ne cümle oldu değil mi şu üstteki? Abbav dedirtiyor, ne biçim yazılmış falan dedirtiyor piuuu
Bu arkadaş da aynen o cümle gibi aslında, çok çok ilginç bir karışım olmuş bu oyun. Abbav bu ne falan diyorsun, karpuz peynir ikilisi gibi, bilmeyen adam o ne yav öyle şey mi olur diyor, deneyince löp löp geri dönüyor.
Üs kurma kısmı var, fakat bu üslerden 328468476 tane falan kuruyorsun, bir tanesini alayım en güzeli yapayım yok. Hep bir zaman kısıtlaması var. Ben oyunlarda zaman kısıtlaması hiç sevmem, fakat burada aksine oyuna çok yardımcı oluyor. Kendine ek özellikler seçiyorsun, ama onlar da rastgele beliriyor.
Bir de bu oyun aynen Dragon Ball'da olan Super Saian değişimleri gibi, durmadan bir üst zorluk seviyesi oluyor, sürekli daha da güç seviyeni arttırıp yeni şeyler deniyorsun. Bir noktada bana fazla geldi ama o noktaya gelene kadar 100 saat geçmişti bile ehehe
Şimdi bir de indirime girmiş, kesinlikle denemen lazım eğer strateji, roguelike, işte kademeli ilerleme falan seviyorsan. 1.5 yamasının betadan çıkmasını bekliyorum, o gelince tekrar dalacağım ben de.

Strateji oyunlarını seven birisi olarak oyuna genel puanım 8.5/10. Ama tek yönlü bir oyuncu da olmadığımdan (Souls-like, comp FPS, comp MOBA, RTS, card game, narative games etc.) eğer siz de bu genre'ye aşırı uzak değilseniz büyük ihtimalle oyunu beğenirsiniz.
Artılar:
- Atmosferi, ses ve görsel tasarımı kendine has ve oldukça güzel.
- Temel gameloop, oyun süresi baz alındığında yeterli ve eğlendirici.
- Türkçe dil desteğinin olması... darısı Paradox oyunlarının başına.
Eksiler: (1 maddeyi uzun uzadıya açıkladım.)
- Temel hedef, mühürleri toplamak, döngü dedikleri süre içinde sadece bir mühür toplayabiliyorsunuz. 3 Mührü topladıktan sonra ana oyun bitiyor. Mühürler arasındaki farklılaşma ya da döngüler arasında farklılaşma yok ve bu oyunu çok sıkıcı duruma düşürüyor. Ellerinde farklılaştırmak için fazlasıyla imkan da varken bunu yapmamışlar. Örneğin bir mevsimde alet ile zula yollamak ve hadise çözmektense atıyorum bir besin kaynağını kullanmak zorunda kalmak ve bir çok binanın işleyişinin ya da kendisini farklı döngülerde farklı işlemesi, kraliçenin 3. veya 2. döngü başında ölmesi ve böylece sabırsızlık yerine bölgede ilerleme mantığının gelmesi vb. çok fazla şey yapılabilir bunlar sadece 1 dakikada aklıma gelenler. eğer oynadığım oyunları %100 yapma kafasında olmasaydım bu oyunu bitirmezdim.