izigame.me

ETS gibi değil. Daha doğrusu taşıma kısmı uzun, chill takılmalık araç sürmeye dayanmıyor. Aksine sürekli tetikte olmalısınız ve teslimatlar çok daha hızlı gerçekleşiyor. Asıl oyundaki olay kazandığınız parayla hayatta kalmaya çalışmak.
Aracın birçok sistemine güç sağlamak için en ucuza satılan enerji kapsüllerinden, oksijensiz kalmamak için hava filtrelerinden ve aracın bazı sistemlerini çalıştıran devre kartlarından bolca depolamanız gerekiyor ve kazancınızın büyük kısmı bunlara gidiyor. Ancak sadece konteyner taşıyarak değil ayrıca aracın iç kısmına doldurduğunuz ürünleri de diğer sektörlerde satarak para kazanabiliyorsunuz.
Bu ürünler bazı sektörlerde yasak olabiliyor. Fakat bunları takip edebilmenizi sağlayan çok güzel bir harita var oyunda. Bir sektörün üzerine gelip yakınlaştırınca orada ne hizmetler olduğunu, isminin yanındaki ok tuşuna basınca ise hangi ürünleri ucuza alıp hangilerinin pahalıya satıldığını, hatta yakıtın litresinin ne kadar olduğunu dahi görebiliyorsunuz. Bu bilgileri kafanızda kurup "2 sektör sonraki yere konteyner işi alırım, bir de buradan %25 ucuza aldığım kumaş ürünlerini %20 daha pahalıya orada satarsam iyi kar ederim" gibi ufak hesaplarla kazancınız daha da arttırmak gibi mikro hesaplamalarda buluyorsunuz kendinizi.
Oyunun keyifli yanı da aslında tır şöförlüğünden ziyade bu tür hayatta kalmak için ne yapayım düşüncesi oluyor. Yoldan gideyim ki astreoit veya uzay kalıntılarına çarpmayayım yoksa araca yama yapmak zorunda kalacağım, gücü azalan üniteyi şurada bekleteyim ki sürekli güç yemeyen giysi şarj ünitesinde kullanıp sıfırlanmasını sağlarım, sonra boş kapsülü satıp yenisini alırım gibi şeyler gerçekten keyif veriyor. Hatta uyku ve açlık da olsaymış dedirtiyor.
Para sadece araç için ekipmana değil ayrıca aracı geliştirmeye de harcanıyor. Daha hızlı, güçlü vs vs bir aracınız olması için direksiyon sallıyorsunuz. Ama ETS gibi bir filo kurup para kazanma yok, hatta daha hızlı bir tır alayım da yok. Elinizdekini güçlendirme var (oyunun ilerleyen zamanlarında farklı tır açılabilir ama kozmetikten ibaret sanırım onlar da)
Oyundaki en büyük eksikler ise en ufak bir taş gelirken bile ekranlarda "taş geliyor haa" diye yazıp bütün ekran görüşlerimi kapatan bu güzide oyunun boşalan enerji kapsüllerinin veya bozulmaya yakın elektrik devrelerinin uyarısını vermemesi. Benim adamın gözleri neden kararıyor yahu diye düşünürken, meğer oksijen sisteminin devresinin yandığını ve bu yüzden nefessiz kaldığınızı sadece öldükten sonra anlıyorsunuz. (daha doğrusu kurtarılıyorsunuz ancak para cezası var) Bu yüzden sürekli ve sürekli bir gözünüz sistemlerde ve göstergelerde olmak zorunda. Oyunun da keyfi bunu keşfettikten sonra tamamen bunlar oluyor zaten.
Neyse, uzay teması seviyorsanız, azcık da nakliye yaparım diyorsanız ancak genel anlamda bir hayat mücadelesi istiyorsanız bu oyunu alın