Terraria’nın gelişim hissi, Rust’ın pvp mekanikleri ve Lol’ün oynanışı
Bunlar mükemmel bir MMO yaratmak için gerekli malzemeler.
Ancak professor Stunlock yanlışlıkla bu karışımın içine bir malzeme daha ekledi. Vampirler. Böylelikle V rising doğdu.
Ultra süper savaş mekaniklerini kullanarak vampirler
yaşamlarını draculanın gücüne erişmek ve diyarı yönetmek için savaşmaya adadılar.
Şimdi efendiler, V-rising’in neden mükemmele yakın bir oyun olduğundan ve bu tarz oyunlara ilgi duyan herkes tarafından deneyim edilmesi gerektiğinden bahsedelim. İlk olarak, geliştirici firma, yukarıda bahsi geçen oyunların en iyi (sevilen) yönlerini bulmuş ve bunları birleştirme işini ustalıkla tamamlamış. Bu yüzden bu oyunlardan birisini bile severek tüketen kişinin eğlenebileceği bir yapı oluşmuş ve oyunun hitap ettiği kesim artmış. İkinci olarak oyunun merkezinde bulunan combat kısmı akıcı, tepkisel, ve derin olarak tasarlanmış. Bu bağlamda oyunun sıkmadan uzun süreler oynanması sağlanmış. Combatla ilgili ilerleyen vakitlerde konuşacağım. Üçüncü olarak zorluk mükemmel bir şekilde ayarlanmış. Genel MMO’larda gözüken bossları rastgele tuşlara basarak kesme olayı V-risingde bulunmamakta. Bossların büyük çoğunluğu zor ve hareketlerine saygı göstermez ve yeteneklerinizi düzgün ayarlamaz iseniz saniyeler içinde katledilmeniz işten bile değil. Bu da combat mekaniklerinin derinliğiyle birleşince savaşması aşırı keyifli kapışmalar ortaya çıkarmış. Dördüncü olarak PVP mekanikleri iyi ayarlanmış. Bir oyuncu tarafından öldürüldüğünüz zaman envanterinize zimmetli (zırh, silah, aksesuar vb) eşyalar hariç eşyaları kaybediyorsunuz. Bu öldüren için ödüllendirici, öldürülen için oyunu sildirmeyecek miktarda cezalandırıcı. Ayrıca kale savaşları belirli günler ve saatler arasında yapılabiliyor, bu yüzden, siz uzaktayken, bir gecede kalenizi söküp götüremezler. Beşinci olarak vampir kimliği sadece hikayesel bir öğe olarak kalmamış aynı zamanda oynanış mekaniği olarak yedirilmiş. Oyunda durduğunuz süre boyunca kanınız git gide azalıyor ve sürekli kan avına çıkmanız lazım. Ayrıca avladığınız kanın saflığına ve türüne göre farklı pasif yetenekler kazanıyorsunuz. Vampir kimliğine destek sağlayan bir diğer unsur ise gece gündüz döngüsü. Oyunda güneşin altında durursanız yanmaya başlıyorsunuz ve saniyeler içerisinde ölüyorsunuz. Bu mekanik bütün oyun düzeninizi değiştirerek sizi güneşin olmadığı vakitlerde avlanmaya itiyor. Bu gibi sebeplerden ötürü Sadece hikayesel olarak değil oynanış olarak da vampir olduğunuzu iliklerinize kadar hissediyorsunuz. Bu sayede oyun türevlerinden ayrılıyor ve kendine has bir kimlik kazanıyor. Son olarak Gelişim hissiyatı aşırı iyi ayarlanmış. Kestiğiniz her bossla birlikte gerek yeni elde ettiğiniz yetenekleriniz gerek yeni açılan üretim tarifleri olsun güçlendiğinizi hissediyorsunuz. Alfa kurttan tek yedikten 5 saat sonra kurdu yok edecek güce ulaştığınzı görmek tatmin ve başarı hissini tetikliyor. Genel yapı zaten bu gelişim üzerine kurulmuş. Eşya topla, item üret, arada diğer oyuncuları yağmala, daha öncesi seni katleden bossla kapışabilecek güce ulaş, boss’u kes, ve döngüyü tekrarla. Bu ilerleyiş biçmi neredeyse oyunun sonuna kadar devam ediyor ve Dracula savaşının sonlanmasıyla beraber tamamen pvp’ye dönüyor.
Şimdi savaş mekaniklerinin neden bu kadar iyi olduğundan bahsedelim. İlk olarak mekanikler tepkisel ve iyi çalışıyor. Bir yeteneği ıskaladığınız zaman suçun kendinizde olduğunu biliyorsunuz. Ayrıca kullanabileceğiniz yetenek yelpazesi çok geniş olduğundan her oyuncu kendi istediği tarzda oynayabiliyor. Kullanabileceğiniz yetenekleri anlatmam gerekirse, oyunda 12 farklı silah bulunuyor ve her silahın kendisine has 2 yeteneği bulunuyor. İstediğiniz anda silahlar arasında geçiş yapıp yetenekleri kombolayabiliyorsunuz. Silah yetenekleri dışında 2 adet büyünüz bulunuyor. Bu büyüleri bossları kestikçe açıyorsunuz ve toplamda 30 farklı büyü var. Bunun dışında space tuşuna atalı 5 farklı kaçma yeteneği ve R tuşuna atalı 10 farklı ulti büyüsü mevcut. Bu çeşitliliği zırhınızın verdiği özellikler ve kanınızdan elde ettiğiniz özelliklerle birleştirdiğiniz zaman aşırı derin ve özel bir combar sistemi elde etmiş oluyorsunuz.
Son olarak oyunun kötü yönlerinden bahsedelim. İlk sıkıntımız sunucuların boyutu. Resmi sunuculara aynı anda en fazla 60 kişi girebliyor. Bu normal saatlerde gayet yeterli olsa bile kale savaşının olduğu saatlerde yetmiyor. Eğer sunucuya erkenden girmezseniz kaleniz yağmalarken sunucuya girmek için sıra beklemeniz gerekebiliyor. İkinci ve benim oynamayı bırakmama sebep olan sıkıntı ise oyun sonu pvpsinde bulunan bir dengeleme eksikliği. Rouge kanına ve zırhına sahip oyuncular 2 adet defansif büyü alıyor ve efsanevi mızrak ile oynuyor. Bunun sıkıntısı şu şekilde. Bu oyuncular kanları ve zırhları yüzünden aşırı hızlı hareket ediyor yani bunlardan kaçması ve kovalaması imkansız. Eğer yakalayıp vurmayı başarırsanız defansif büyü kullanıyorlar ve vuduğunuz için sersemletme yiyorsunuz. İki adet defansif büyü kullandıkları için bunu yapmaları gayet kolay. Daha sonra efsanevi mızrağın q yeteneğine basıp sizi tekrardan sersemletmeye alıyolar ve tek yetenekle hareket edemeden yarı canınızı kaybediyorsunuz. Eğer rakip oyuncular iki veya daha fazla kişiyse anında ölüyorsunuz. Benim oynadığım dönemde meta bu build üzerineydi ve herkes bunu kullanıyordu. Bu da yukarıda bahsi geçen oynanış çeşitliliğini baltalıyor ve oyunun tekdüze hissettirmesini sağlıyordu. Umarım en kısa sürede bu oynayış biçimini dengelerler.
Sonuç olarak Stunlock farklı öğeleri ustalıkla birleştirerek ve kendi kimliğini ekleyerek oynaması aşırı keyifli bir iş ortaya çıkarmış. V-rising, yukarıda anlattıklarımın, ilgisini birazcık bile çektiği herkesin oturup denemesi gereken bir oyun olmuş. Yapımcılar umarım oyunu geliştirmeye ve içerik eklemeye devam eder diyerek sözümü sonlandırıyorum.
Deneyen herkese iyi eğlenceler diliyorum.