logo

izigame.me

It may take some time when the page for viewing is loaded for the first time...

izigame.me

cover-Baldur's Gate 3

Thursday, February 1, 2024 11:36:51 AM

Baldur's Gate 3 Review (aephens)

B A Ş Y A P I T
Bu oyunu övmeye kelimeler yetmez türe ilgisi olan olmayan herkesin deneyimlemesi gerek. Oyunun hikayenizi oluşturmanız konusunda size bu kadar serbestlik sunuyor olması ve hikayeye neredeyse adım başı müdahale edebiliyor olmanız gerçekten de eşi benzeri görülmemiş bir şey. Bu türde hiçbir oyun oynamamış birisi olarak bu oyuna ne kadar hayran kaldığımı inanın ki anlatamam. 100 saatlik eşi benzeri olmayan bir deneyim oldu benim için. Karakterleri teker teker tanımak, onların kişiliğine göre cevaplar verip nasıl reaksiyon verir düşüncesiyle eylemlerde bulunmak... ilk defa bir RPG oyununda bu kadar oyunu yaşadığımı hissettim. Wyll, Gale, Shadowheart ve Karlach gibi karakterlerle onlarca saat yolculuk edip hepsini yakından tanımak özel bir deneyimdi. Bu karakterlerin canlı birer insan gibi karşınızda durması çok az oyunda bulunan bir şey ve Baldurs Gate bu konuda oldukça başarılı bir örnek. Sadece saydığım karakterler değil hem kamptaki hem de kamp dışındaki etkileşime girdiğimiz diğer karakterlerin de bu kadar canlı durması ve empati kurulabilir olması, kendimizi oyunun dünyasında hissetmemiz açısından oldukça başarılı bir hamle. Ana karakterimizin sesinin olmamasından şikayetçi olsam da oyun oyuncuya o karakterin siz olduğunu hissetirme açısından o kadar başarılı ki saatlerinizi harcadıkça karaktere gittikçe bürünmeye başlıyor ve yanınızdaki yoldaşlarınızı da birer dost olarak görmeye başlıyorsunuz. Evet RPG oyunlarının temel amacı oyuncuya karakterin kendisi olduğunu hissetirmek olsa da günümüzdeki çoğu oyun bunu başaramıyor aksine sadece size hikayeye yön vermeniz için seçenekler sunan farklı yollar çizen alternatif seçimleri olan ama temelde karakterlerine etki edemediğiniz (ki etseniz bile iki yönlü siyah/beyaz karakterleri olan) oyunlar sunuyorlar. BG3 ise günümüz RPG oyunlarının tam tersi. Her noktasına dokunabildiğiniz, karakterinize sonuna kadar bürünebildiğiniz ve çevrenizdeki olayları benimseyebildiğiniz, yanınızdaki insanlara gerçek arkadaşınızmış gibi yaklaşabildiğiniz, onlarla empati ve dostluk kurabildiğiniz eşsiz bir deneyim sunan Baldurs Gate 3'ün şu an bu alanda bir rakibi yok ve uzun yıllar da olmayacak gibi duruyor.
KISACASI DAHA İYİSİ GELENE KADAR TÜRÜNÜN EN İYİSİ.

Beğendiğim yönleri kabaca bu şekildeydi şimdi de beğenmediğim kısımları saçma ve yok denecek kadar az olsa da onlara değinmek istiyorum.

-Oyunda savaşmak çoğu zaman acı dolu geçti benim için, şu an her ne kadar dönüp baktığımda bazı savaşlar iyi bir tat ve güzel anılar bırakmış olsa da yer yer kalabalıklığına ve zorluğuna sinir olduğum birkaç savaş yaşadım ve bunlar biraz gereksiz zorlama geldi. Bazı savaşlar gerçekten alakasız bir şekilde 2.Dünya Savaşına dönüşebiliyor ve sıranın size gelmesini beklerken sıkılabiliyorsunuz (alt tab atıp oyalanmazsanız vay halinize 1 saat sıranızı beklersiniz) Bazı savaşların uzunluğu oyunun akışını ciddi anlamda bölebiliyor bu da zaman zaman rahatsız edici olabiliyor.

Tüm yoldaşların sizinle flörtleşmeye çalışması baya bir sinir bozucu sadece iyilik olsun diye dost gözüyle ve liderlik içgüdüsüyle yaklaştım diye hepsiyle iyi ilişkilere sahiptim dolasıyla herkesin beni sevmesi normal fakat neredeyse adam akıllı konuşmadığım ve hikayenin sonlarında istediğini yapmadığım diye ters düştüğüm ve bana sitem eden Lae'zel bile benimle flörtleşmeye çalışıyordu. Halsin konusuna hiç girmiyorum bile her sözümden bir şey bulup yürümeye çalışıyor (ki kendisini arkadaş olarak gördüğümü belirtmeme rağmen hala flörtleşmeye devam ediyor kendince)
Bir diğer taraftan da bir adım kaçırsanız dahi ilişki yaşayamayacağınız karakterler var mesela ben Karlach'ı ekibe çok geç aldım ACT1 ve ACT2'de gerekli şeyleri yapmadım fakat ilişkimiz oldukça iyiydi hatta karakterler flörtleşiyor gibiydi ama ACT1 ve ACT2'de yapmam gereken adımları yapmadığım için oyunun sonuna kadar arkadaş olarak kaldık. Shadowheart ise tam tersi ACT1'de bir şeyler yaşayıp ACT2'de sana karşı aynı şeyleri hissetmiyorum dedikten sonra ACT3'te tekrar dönüp bu konuyu tekrar açabilmem gerektiğini hissediyorum. Her seçimin bir şey değiştirdiği bu oyunda karakter ilişkilerinin olur veya olmaz kafasında yönlendirilmesi çok hoşuma gitmedi açıkçası. Sadece romance üzerinden değil arkadaşlık üzerinden de karakter ilişkileri bi tık daha iyi yansıtılabilirmiş.
Bütüne bakıldığında oyun hakkındaki sevmediğim şeylerin yok denecek kadar az olması muazzam bir şey. Türü ve oynanışı hakim olduğum bir alan olmasa da 100 saatlik eşsiz deneyimin ardından şu ana kadar oynadığım en iyi 3-4 oyundan biri olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.